Amatör Tarihçinin Bulogusu

Son Haberler

  • İzlenmesi Gereken Çağdaş Türkiye ve Dünya Tarihi Belgeselleri
  • 9.Sınıflar_Ev Çalışması :Dört Halife Dönemi
  • Propaganda Savaşları
  • Soğuk Savaş Yıllarında Müzik
  • Home
  • ASYA TARİHİ
  • AVRUPA TARİHİ
  • BELGESEL
  • CUMHURİYET TARİHİ
  • ÇAĞDAŞ DÜNYA VE TÜRKİYE TARİHİ
  • İLKÇAĞ TARİHİ
  • ORTAÇAĞ TARİHİ
    • İslâm Tarihi
  • Osmanlı İmparatorluğu
  • Takip Mesafesi
    • Facebook
    • Twitter
    • Google+
    • Pinterest
    • RSS Feed
    • Linked
    • Youtube

Bizans Çağında İstanbul

Kas 27, 2013 webdetarih 10. Sınıf Ders Notları, Ders Notları, Ortaçağ Tarihi, Tarih 0


Bizans Çağında İstanbul

 

Fatih Sultan Mehmet’in komutasındaki Türk orduları “Roma” nın varisi ve Bizans İmparatorluğu’nun başşehri İstanbul’u ( Constantinopolis ) 29 Mayıs 1453′ te fethetmişlerdi. Türk’ler, şehre girdikleri zaman Altın Şehir diye anılan bu şehri, meydanlarındaki anıt ve sütunlarına varıncaya kadar soyulmuş, iç kargaşalıklardan kendini toparlayamamış feci ve yoksun bir durumda bulmuşlardı. 

imparator justinian1204 yılında, bir dost olarak Bizans’a gelen Haçlı ordusu, bir düşman gibi burasını işgal etmişti. Bu görgüsüz, vahşi Katolik Hıristıyanlar , ” Tanrı böyle istiyor ” diyerek Hıristiyanlık uğruna savaşa katıldıklarını ifade ederek İstanbul’u günlerce, haftalarca talan etmişlerdi. Kalblerindeki kötülük ve kıskançlık öylesine çok zirve yapmıştı ki her yanı ateşe vermekten çekinmemişler, şehirde altın, gümüş ne varsa zorla almışlardı. Kaçıp kurtulamayan ve kendilerini savunmaktan yoksun , erkek, kadın, çocuk, genç ve ihtiyar onbinlerce Bizans’lıyı acımadan öldürmüşlerdi. 

İşte Türkler ,  560 yıl önceki yama ve tahripten sonra eski uygarlığına bir daha erişmemiş bir şehri fethetmişlerdi. Haçlı’ların yıktığını onlar yapmış ve cennet şehri üstün güzellikteki eserlerle doldurmuşlardı. Eskilerin ALTIN ŞEHİR dedikleri Büyük Konstantin’in inşa ettiği ve Büyük Türk İmparatoru Fatih Sultan Mehmet’in yeniden inşa edip Türk ve İslam mührünü vurduğu bu güzel şehri bu kısa yazımızda anlatacağız. 

ALTIN ŞEHRİN SOKAKLARI 

İstanbul bu zamanda olduğu gibi o zamanda da kalabalıktı. Altın çıngıraklı elbiseleriyle Macarlar, dazlak kafalı Bulgar’lar, AFrika, Asya ve Sicilya’dan gelen Arap’lar, Balkanlar’dan inen silahlı Hırvat’lar, Isparta’lılar, Batı’dan gelen Frank’lar bu kalabalığı meydana getirirdi. Altın Şehir’in sokaklarını dolduran bu insanların arasında Bizans’lılara pek rastlanmazdı. Onlar ya mağazalarındaki tezgâhlarının başında müşteri bekler ya da Hipodrom’daki oyunları seyretmeye koşarlardı. zenginler ise saraylarının lüks salonlarında politika yaparlardı. 

MAĞAZALAR 

Şehre akın eden bu yabancılar ne yaparlardı ? Alırlar  ve satarlardı. 

Doğu Roma’nın ( Bizans ) ın başşehri, Doğu’nun ürün ve mallarının aktığı büyük bir pazardı. Batı’nın bütün tüccarı ender bulunan ve en pahalı malları arayıp bulmak için buraya koşarlardı. İçleri, Seylan tarçını, Cava sarısabırı, Tibet yosunu, Arabistan günlüğü, ağaçkavunu yağı ve türlü türlü baharat kavanoz ve torbalarının dolup taştığı sayısız aktar dükkânı vardı.

Dünyanın dört bir yönünden gelen yabancılar, Doğu'nun ve Akdeniz'in değerli mallarıyla ürünlerini kapışırlardı. Bunların içinde Şam ve Çin ipeklileri, altından değerli süs eşyası en çok arananlarıydı.

Dünyanın dört bir yönünden gelen yabancılar, Doğu’nun ve Akdeniz’in değerli mallarıyla ürünlerini kapışırlardı. Bunların içinde Şam ve Çin ipeklileri, altından değerli süs eşyası en çok arananlarıydı.

Güzel kokular satan mağazalar çoğunlukla Batı’lı tüccar ile iş yaparlardı. Balmumcular , saraçlar , sabuncular ayrı sokaklarda toplanmıştı. İçki ve tatlı satan dükkânlar, kurumuş boğazları ıslatır , acımış ağızları tatlandırırdı.

Ama en güzel şeyler kuyumcularla kumaşçılarda bulunurdu. Altın içinde yüzen şehirde pek çok kuyumcu vardı. bunlar, altın işlemeciliğinin üstün birer eseri sayılabilecek çok ince işlenmiş ve kıymetli taşlarla süslenmiş kolyeler, tokalar , küpeler, bileziklerle süs eşyasının saklanabilceği çekmeceler, vazolar, buhurdanlar yaparlardı. Doğu’nun en güzel kumaşlarını Bizans tuhafiyecilerinde bulmak mümkündü. Çin ipeklileri, Şam pamuklu ve döşemelikleriyle Sicilya basmaları en çok aranan dokumalardı.

Doğu Roma Elbiseleri

DOĞU ROMA’LILAR NASIL GİYİNİRDİ ?

Kumaşçı dükkânlarında dolaşmamız, Roma’lıların ( Bizanslıların ) giyinişi üzerinde durmamızı gerektirir. Gerçekten bu kadar zengin ve güzel kumaşların satıldığı bir şehir halkının giyinişi meraka değer.

Halk çok sade giyinirdi. Torba biçiminde uzun kollu bir gömlek altına dar pantolon giyer, diz kapaklarına kadar dolak sarardı. Tüccar ve mağaza sahipleri belden sıkılmış bol bir mantoya bürünürler, ayaklarına sandal giyerlerdi.

Pahalı ve en güzel kumaşlardan yapılmış elbiseler, zenginlerle saray ileri gelenlerinde bulunurdu. Bu elbiselerin belli başlı özelliği, altın ve gümüşle işlenmiş, değerli taşlarla süslenmiş olmasıydı.

Ama en ilgi çekici kılıklar, resimli elbiselerdi. Bu çeşit elbiselerin üzerinde İsa Peygamberin bütün hayatını canlandıran resimler bulunurdu.

Soylu bir kadının elbisesi üzerinde tarihi olayları gösteren resimlere de rastlanırdı.

Din adamlarının , yüksek memurların ve askerlerin kılıkları, Bizans’ın zenginliğini yansıtırdı.

Değerli süs eşyasından mozaik ve minyatürlere, anıtlardan bina ve saraylara, mağazalardan sokak ve caddelere kadar her şey ve her yer bu ” Altın Şehir ” in göz kamaştırıcı renklerini meydana getirirdi.

AŞIRI ZENGİNLİK VE KORKUNÇ YOKSULLUK

Ortaçağ’da , bütün Batı ülkelerinde olduğu gibi ” Altın Şehir ” de de aşırı zenginliği, korkunç bir yoksulluk izlerdi. Canlı bir ticaret ve yabancıların döküp saçtığı paralar, sanıldığı gibi Bizans halkını yüksek bir ekonomik seviyeye ulaştırmamıştı. Zenginlik, yüksek devlet memurları, büyük toprak sahipleri ve askerlerin elinde toplanıyordu. Yüksek devlet memurlarının sayısı pek çoktu ve bunlar, büyük kazançlar sağlamak imkânını bulurlardı : Çünkü ülkenin bütün ticaretini onlar kontrol ederlerdi. Toprak sahipleri, aşırı vergi yüzünden yoksulluğa düşen küçük çiftçilerin tarlalarını, çok az bir para karşılığı ellerinden alırlar, zenginliklerini artırırlardı. Askerler, ganimetlerin bölüşülmesi ve yüksek maaşlarla gerçek birer hazine sahibi olurlardı. 

 Kaynak : http://www.kidspast.com/world-history/0142-byzantine-empire.php

http://fashionhistory.zeesonlinespace.net/byzantine.html

 

315 views


  • Bizans, Bizans ve İstanbul, Doğu Roma İmparatorluğu, fatih sultan mehmet

Leave a Reply Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Diğer Yazılar

İzlenmesi Gereken Çağdaş Türkiye ve Dünya Tarihi Belgeselleri

İzlenmesi Gereken Çağdaş Türkiye ve Dünya Tarihi Belgeselleri

Ara 02, 2020 1

Çağdaş Türkiye ve Dünya Tarihi derslerinde hangi belgeseli izleyeceğinize dair bir fikir vermeye çalışan webdetarih sitesine bakmadan geçmeyin. İzleyen bir pişman izlemeyen bin pişman..
Read More
99.Yılında Çanakkale Zaferi

99.Yılında Çanakkale Zaferi

Mar 18, 2014 0

Siyah İnsanın Şarkısı : Spirütüaller

Siyah İnsanın Şarkısı : Spirütüaller

Oca 06, 2014 0

Merhaba Mustafa Kemal

Merhaba Mustafa Kemal

Kas 10, 2013 0

Cumhuriyet 2013

Cumhuriyet 2013

Eki 30, 2013 Cumhuriyet 2013 için yorumlar kapalı

ADSENSE

Her Hakkı Mahfuz Değildir. İhtiyacınız varsa kullanın. Bu site Tarih alanında bilgisini artırmaya çalışan sıradan bir vatandaş tarafından kurulmuş olup Wordpress altyapısı üzerinde yükselen mütevazi bir sitedir.
9.Sınıflar 4 halife dönemi birazdan burada olacaktır.
DUYURU